21 Eylül 2010 Salı

Tatil

Gittik geldik. Bir gece Alaçatı da kaldık giderken çok uzun yol yapmamak için. Dört gece de Marmaris Select.Maris. Alaçatı içimi ısıttı. Sezon bitmiş gibi idiorda biraz tenhalaşmış ama olsun daha güzel. Pansiyonların mekan tasarımları küçük detaylar falan süper ama fiyatlar uçmuş.

Marmaris otelinin de tam olarak çocuklardan dolayı hakkını veremesek de genel anlamda hizmet anlayışı başarılıydı. Deniz süperdi. Bu kadar net deniz. Balıklarla beraber yüzdük. Giderken yolda kuzucuklar hiç sorun çıkarmadılar sağolsunlar. Fuat da hasta olmasaydı herşey çok daha iyi olacaktı ya. Bazen nereye koşacağımı şaşırdım.

Doğa bu tatilde yine kendini aştı. Yemek yedirebilene aşkolsun. Bir tek yandaki aileden görüp erik yedi hapur hupur. Umarım yediği meyveler listesine böylece eriği de ekleriz. Doğayı zaten masada tutmak bi sorundu. Mama sandalyesinde 2 dakkadan sonra fıymanın yollarını arıyor. Genelde de kaçmayı başarıyor çünkü indirmessen aşağı atlıyor. :) Sonra da restoranı gezmeye başlıyor. Diğer masaları geziyor, çocuklu ailelere yanaşıyor, onların oyuncaklarını oynuyor. Son gün nerdeyse herkes Doğayı tanıyordu. Bu durum hem iyi hem kötü demek ki kendine güveni tam, sosyal bir çocuk ama bu tabi bizim endişelerimizi azaltmıyordu başına bişii gelecek die. Yemek konusu ayrı. Bir iki defa elimde kaşıkla peşinden gittiğim oldu itiraf ediyorum. Bir gece yediği 2 kaşıktan sonra mızırdanmaya başlayınca hadi git diye yolladığım da oldu. (Hayır ne yazık ki sonraki öğünü daha iyi yemiyor) İstediği şeyleri ağlayarak anlatmaya başladı ki bu hakkaten içimi daralttı, ruhumu sıktı. (Acil çözüm bulmalı) En çok da mini diskoyu sevdi yine. Gittikçe yapılan dansı taklit etme konusunda gelişme gösteriyor. Denizde yürüyüp anne bak yüzüyorum diyo:)

Kuzucuk Zeynep'inse yavrum pek bir zorluğu olmadı. Denize girdi. Açık hava olduğu için fena uyumadı. Geceleri dört saat arayı hala açamadık ama. Giderken biraz biraz emziğe alışacak gibi dursa da dönerken yine emzik verilince zırzır ağlıyordu.

İlk defa dördümüz aynı odada uyuduk. Bir adet çift kişilik yatak ve iki adet park yatak. Bildiğin yatakhane. Doğa uyanık da gelse odaya, bizim odada olmamıza rağmen güzelce uyudu. Gece Zeynebin bıkırdanmalarına pek kulak asmadı ve karartmalı perdeler sayesinde( mucize buluş) herkes 8.00-8.30'a kadar uyuyordu sabahları.

Bu arada ilk defa çocukça söylediği kelimer oldu:
Hemtıs = Hemstır
Kunduz sandviç = Kumru sandviç.

Dün ilk defa neden diye sorduğumuzda çünkü diye cevap verdi. Konuşma her gün gelişiyor.Perşembe Zeynep'in doktor kontrolü var ondan sonra Zeynep hakkında dah uzun yazarım.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder